Bugün sabahtan İstanbulda'ki son işlerimi bitirip yola koyuldum. Bursa'dan sonra başlayan yağmur Balıkesir'de lapa lapa kara dönüştü. Bir iki fotoğraf çekmiştim ama ara kabloyu evinde kaldığım Eray'da unutmuşum. Kalan tüm yol İzmir'e kadar sağanak yağmurdu. Sabuncubeli rampasında Subaru'mun limitlerini test edip sağanak ve yogun sis altında tın tın sağdan viraj tırmanan araçların dışından görmeye değer tırmanmalar gerçekleştirdim. Yokluğumda ise blogda yine kavak yelleri esmiş. Ne iş yaparsınız lan siz? Niye ekledim sizi bu bloga. Mal gibi bakın diye mi? Yazın biraz yazın.
Başlıktaki konuya gelelim. Demirören açıklama yaparken avukatımın ofisindeydim. Ordan seyrettim. Konuşmayı da şöyle özetleyebilirim kısaca
vsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvs........
Hakkımızı yedirmeyiz (Lan bunu sittin yıldır söylemiyor musun? E hala yiyorlar, ne ayaksın?)
vsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvvs........
Önümüzü kesemezler (Bi sktr git çay demle)
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvs........
vsvsvsvsvsvsvsvsvsvsvs........
MHK Başkanı'nı Klüpler Birliği seçsin
Şu sondaki bir cümle dışında tüm açıklamada yeni olarak niteleyebileceğimiz bir cümle yoktu. Sıkıldık be artık, hakikaten sıkıldık. Sen de bir Feto Hoca'ya git belki birşeyler olur. Ya da sen sorunu kökten çöz eve git bir daha çıkma...
*dip not: Bütün hafta basbas basın toplantısı barkovizyon şov diye bağırıp pozisyonları koca salonda 72 ekran tv'de gösteren (YUMATU'muydu lan o?) bu kendini dahi yönetemeyen yöneticileri ayakta alkışlıyorum...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder