Karşıyaka 0 - 0 Altay

Maçtan önce içtiğimiz biralar bizi hafif kıvamlı kuyrukta biraz yıpratsa da içeri kadar dayanabildik ve maça girdik. Tahmini olarak 10-11 bin biletli, 3-4 bin de kombine ve beleşçi olmak üzere 15bin civarında seyirci vardı.

Reha Kapsal yine tek forvet tercihini yetenek yoksunu Serkan İrdem'den yana kullanmıştı. Altay, tüm maçta uyguladığı çakılı 4lü savunma ile uzun süre orta sahayı alamadı. İlk yarı hafif Karşıyaka ağırlıklı ama orta saha mücadelesi halinde geçti. Karşıyaka 1,5 pozisyon bulurken Altay kendi sahasında oynamayı tercih etti. Son anda 11'e alınan sakat Zafer de 22 de pes edince işleyen tek kanat olan sağ kanat da durmuş oldu.

İkinci yarı Karşıyaka klasik şişirmelerine başlayınca dönen toplar sürekli Altay baskısı olarak kendini gösterdi. 45 ile 65 arası net bir Altay baskısı söz konusuyken Tiago sanırım hayatı boyunca bir daha - istese de - kaçıramayacağı bir gol kaçırdı.

Sarı kartlı Taha'yı alıp forveti ikilemek Reha Kapsal'ın aklına 72. dakika geldi. Yunus girince Serkan'ın indirdiği toplar adres bulmaya başladı. Tam baskı arttığı sırada belki de maçın kırılma anı yaşandı. Hızlı çıkan Karşıyaka Altay'ı az adamla yakalarken Serkan İrdem karşı karşıya pozisyonda zor olan direği buldu. Ardından moral olarak da düşen Karşıyaka Kıvanç'ın laubalilikleri yüzünden kalesinde uzatma dakikalarında 2 pozisyon yaşamasına rağmen maç 0-0 bitti...

Burda da bahsetmiştik 2 hafta önce. Karşıyaka Karabük ve Altay maçlarını kazanmak istiyorsa daha fazlasını bulmalı yaratmalı ortaya koymalı diye. Ancak hala sahada gözüken takım, gerçekten çok koşan iyi basan aran daraltan, yani işin savunma kısmını yapmayı bilen bir takım. Özellikle ilk yarı da hızlı çıkmak yerine kendi çapında dönmeyi tercih eden Karşıyaka orta saha oyuncuları, tribünleri dahi çileden çıkardı.

Haftaya rakip deplasmanda Samsun, sonra içeride Kasımpaşa. Karşıyaka ilk 2 mücadelesine devam etmek istiyorsa bu maçlardan en az 4 (Samsun 1 - Paşa 3) puan çıkarmalı. Aksi taktirde Manisa, Paşa zirvede yalnız kalır, play-off mücadelesi kızışır...

Maçın hakeminin Selçuk Dereli olduğu açıklandığından beri içimden geçirdiklerimi bugün sahada gördüm. Özellikle ikili mücadelelerde insiyatifi sürekli Altay'dan yana kullanan Dereli, profesyonel derecede iyi bildiği "ince ince eyyam" ı sahada çok iyi sergiledi. Atatürk Stadı'nın görüş mesafesinde yaşadığımız sıkıntı ve Karşıyakalı olmam beni çok taraf olmaya itmediyse benim saydığım 3-4 Altay sarı kartı ve önemli ince fauller es geçildi...