5 Ayda Hagi

Hagi geleli 4 ay 3 hafta oldu. Ligde 17 maç, kupada 6 maç takımın başında Hagi vardı. Bugün 24. resmi maçına çıkıyor. Sonuç herkesin bildiği gibi içler acısı.

Enkaz edebiyatı yapan eski politikacılar gibi başladı işe ve onlar gibi hiç bir ilerleme kaydedemedi hatta ciddi şekilde geriye götürdü. Tarihin en büyük zaferinde takımda iken, en kötü dönemde de takımın başında O var.

Ligde 17 maçta sadece 6 galibiyet 3 beraberlik, toplam 23 maçta ise sadece 8 galibiyet. Deplasmanda 12 maçta sadece 2 galibiyet.

Lig puan durumunda üzerimizdeki takımlardan sadece Eskişehirspor'u yenebildi. Kupada sadece Denizlispor ve Beypazarı maçlarını kazandı. Ligde -5, toplamda -1 averaj. En golcü oyuncusu Pino, 2.sıra Kewell ve Servet.

Takıma 5 ayda verebildiği tek şey yenilmeye alışmak oldu. Hala kendine güveniyor mu bilemem ama Eskişehir maçının ilk yarısı ve Beypazarı maçının son 20 dakikası hariç takımın domine ettiği maç yok.

Takımın tüm kurgusu Sabri'nin ortaları, Kewell'ın zekası ve Pino'nun uzaktan şutları üzerine kurulu. Asist ya da asist öncesi pas kralımızın Sabri olması şaşırtıcı. 5 ay boyunca ne çalıştırdı merak etmemek elde değil.

Romanya'dan getirdiği Culio-Stancu ikilisi ilk 1-2 maçları hariç pek bir işe yaramadılar. Zapata'dan bahsetmek dahi istemiyorum. Herkesi başka başka yerlerde oynatma hastalığı da cabası. 10 maç sonunda Sabri ve Çana'yı gerçek yerlerine almayı başarmıştı ama Sabri de sakatlandı şansına.

Mücadeleci futbolcu istedi hep, güzel tabi ama biraz da yetenekli olması gerek oyuncuların. Mücadeleleri gol atmak için değil ki çoğu zaman, pas veremedikleri ve topları kaybettikleri için mücadeleleri hep topu tekrar kapma şeklinde oluyor gariplerin.

Bu gece n'olur dersek, Fenerliler sarı-lacivert yerine başka bir forma giyseler en az 3-4 atarlar, ama beraberlik için tek şansımız rakibin Fenerbahçe olması. Kazanırsak da bunun sebebi desibel rekoru denememiz olacak.

Uzun sözün kısası, Rijkaard'a 60 maç dayanan yönetim en geç 30 maçta bu Hagi'yi gönderir, bu fatal hatadan bize kalan ise seneye Avrupa'da olmamak kalır. Ona da alışacağız bu gidişle.

Hocaları Di Stefano, Antic, Cruyff, Lucescu, Iordanescu, Terim. Antiç hariç hepsinin Avrupa'da kupası var ama bu adamlardan hiç bir şey öğrenemiş olmak da ayrı bir başarı sayılmalı bence.